Neye dokunsak kırdık kendi kanatlarımızı. Ne tarafa koşsak kapandı tüm sokak ışıkları… Ne yana dönsek çekildiler bir bir… Ne anlatacak kimsemiz ne konuşacak takatimiz.. Herşey de bir hayır var derler, şerle işimiz olmadı ki bilmezler. Uzaktan bakarlar da görmezler. Ne yana dönsem aysızlık. Yüzümüz okşanmadı, gözümüz bakılmadı, elimiz tutulmadı da olamadık gene fayda. Nere sığınsak kovulduk en derin yerlerden. Sesimiz duyulmadı da bir ah etmedik. Uzattık zeytin dallarını, seyre durduk alemi de bize çevirdiler tüm silahlarını. Elimizden düşüverdi uzattığımız yeşiller, üzerimize bulaştı kendi kanlarımız. Acıdı canımız da bir dökemedik gözyaşımızı. Geldik Ervah-ı Ezelden oturduk sofralara, elimizde bir lokma kalmıştı da bölüştük tüm herkesle… Karnımız aç kalktık da bakılmadı suratımıza… Bir kalp kalmıştı atacak, verdikte son atımımızı, sıkıştırdılar avuç içlerinde de biz yüzümüzü düşürmedik. Eğdik başımızı, verdik gözlere en derin tebessümü. Olmadı yaranamadık, yara aldık ama olmadı yaralamadık. Kimsemiz, takatimiz, ne de yazacak dermanımız…
