Merhaba kızım… Bunca yıl bekledim bu cümleyi ömrümden çıkartmak için. Hiç ah etmedim, olmadı tek bir sitemim. Sadece bekledim. Biliyordum Mevla’mın doğru zaman da seni bana göndereceğini, biliyordum bir gün bana çıkıp geleceğini. Ve yine biliyorum ki beni çok uzun süre tanıma fırsatın olmayacak. Belki de ilk adımlarında seninle aynı hızda koşamayacağım. Ama anlatırlar beni sana ya da yazdıklarımda bulursun beni. Neden bana benzeyeceğini anlarsın her bir satırımda. Onca zamanı geride bıraktım. Sensiz kaldım, yıllarca, sessiz kaldım. Ara ara seninle konuştum, duydun mu bilmiyorum? Ama vazgeçmedim senden ve anlattım. Biliyor musun eskiden çok konuşurdum ama artık az konuşup çok hayal ediyorum. Ağlama benim güzel kızım. Bak karşındayım işte, bir bedene sahip olmasam da yazdıklarımı sen seslendiriyorsun. Aynı şeyleri söylüyoruz artık. Kalbimden geçirdiklerimi dudaklarınla mırıldanıyorsun. Sesin titremesin güzel kızım. Her anında yanında olmak istedim. Sabahları saçlarını taramak, dışarı çıkarken ayakkabını giydirmek, en güzel ojelerini ben sürmek isterdim. Avucumun içine aldığım o küçük ellerini okula götürmek, mezuniyetinde en ön sırada izlemekti seni hayalim. Ayrılık acılarını almak için, günlerce uykusuz kalmayı hayal ettim. Baş ucunda kitap okurken saçlarının her bir teline, ağır ağır nefes alışını hissetmek isterdim. Olmadı güzel kızım, hayalimizi gerçekleştiremediğim için kızma bana ve vazgeçme hiçbir şey için. Üzülme, arkana bakma, dik tut o güzel yüzünü. Alamasınlar senden tek bir damla göz yaşı, düşmesin toprağa saçının tek bir teli. İkimizin yerine açıl maviliklere, güvertenin en ucunda sallandır ayaklarını. Sen vazgeçme anlatmaktan ben duyarım sesini. Ne bir günaydından vazgeç ne de bir iyilikten. Kendinle beraber kalbini de koru, köreltilmesine, incinmesine izin verme. Bir balıkçı meyhanesine git, kapısı, sandalyesi, masası, duvarında ki deniz yıldızları, ağacında ki nazar boncukları mavi olsun. Bir levrek söyle ve bir şeyler iç benim yerime. Kulaklığını tak bir müzik seç kendine. İnsanları izle, oku her birini. Yüzlerinde ki çatlaklara bak, gülüşlerinde ki yapaylığa, anlık acılarına, anlık mutluluklarına. Sonra hepsi bir gölge olsunlar yanında. Çıkart ayakkabılarını eline al, aralarından geç, yolun verdiği huzuru düşün. Tenine değsin her bir toz tanesi. Korkma sakın karanlıktan, yalnız kalmaktan. Yavaşça yürü kendi kumsalına, kendi limanına. Bir kalem al eline anlat. Merhaba benim güzel babam ile başlasın ilk hikayen. Yanında olamasam da hikayen de yaşat beni. Ben azalttım, sen çoğalt beni. Onlara böl, binlere çarp, savur sarmala beni. Kızgınlığını, öfkeni, özlemini, sitemini bırak beyaz sayfalara ama her bana gelişinde merhaba benim güzel kızımı eksik etme. Çünkü sen benim bu dünya da sevmekten korkmadığımsın. Seni Çok Seviyorum.

tüylerim diken diken oldu okurken 😶 kaleminize sağlık
BeğenLiked by 1 kişi
Çok teşekkür ederim 🙏
BeğenLiked by 1 kişi