Düşümde gördüm seni
Mitolojik bir savaşın eşiğindeydik
Üstümüzden oluk oluk filler uçuyordu
Şahmaranlar, unicornlar, medusalar, kentaurlar
Kuru dallarla bezeli binlerce ağacın ortasındaydık
Bir açmaya yüz tutmuş yediveren
Bir sana meyletmiş aptal aşık
Gri yağmur damlaları süzülüyordu omuzlarından
Karıncaların ellerinde şarap şişeleri
Biz mi kuracaktık bu yeni dünyayı
Peki ya nereden başlayacaktık
Ayyaş karıncalardan mı
Ayakları yerden kesilmiş fillerden mi
Sırtımız bir ağacın gövdesinde
Elimizde bir diş ısırılmış elma
Kalakaldık
Hem de savunmasız
Bir o kadar da silahsız
Yağmur damlası hala süzülmekte
Ya da benden önce sevişmekte teninle
Şimşekler mızrak gibi vurmakta henüz ikiye bölünmemiş denizi
Kağıttan gemiler yanmakta
Kara bulutlardan bir siluet belirdi sonra
"Ben savaş tanrısı Ares" dedi
"Babanı da sevmezdim" dedim
Silahsızız yapacak bir şey yok diyerek
Uzandım ıslak dudaklarına
Son kez öptüm seni
Yeşerdi tüm kuru dallar
Filler serpildi yerlere
Karıncalarda sevinç naraları
Kara bulutlar Aresin peşinden gitmekte
Meğer nemli dudaklarınmış hayat dediğin
Meğer bir küçük busenmiş tüm cephanem
Tadın damağımda uyandım sonra
Hava hala yağmurlu
Kapattım bende gözlerimi
Düşümde kaldım
Kapattım gözlerimi
Düşkünlüğüme ver...

kalemine, yüreğine sağlık abi. Yüreğin yine dile gelmiş, kelamın kalem olmuş. Kalemin de o kadar eşsiz ki, kılıçtan bile keskin olmuş.
BeğenLiked by 1 kişi
Ah benim Mahsun kardeşim. Özlemişim seni ❤
BeğenBeğen